Müfit Ekdal'ın doğduğu sokağa adı verildi

Değerlerine yaşarken sahip çıkan Kadıköy Belediyesi, Kadıköy’ün tarihi çınarı Dr. Müfid Ekdal’ın adını, doğduğu ve 95 yıldır yaşadığı sokağa verdi.

26 Aralık 2013 - 08:09

Haber: Gökçe UYGUN

Fotoğraflar: Sinem TEZER

Haydarpaşa Hastanesi'nin eski başhekimlerinden, hayatını hekimliğe ve Kadıköy'ün tarihi ile ilgili araştırmalara adayan, yazdığı kitaplarla “Kadıköy’ün belleği” haline gelen Dr. Müfid Ekdal’ın adı, neredeyse 1 asırlık ömrünü geçirdiği sokağa verildi. Halen, 1918 yılında doğup büyüdüğü, baba evi olan köşkünde yaşayan Dr. Ekdal’ın evinin bulunduğu sokak, artık kendi adını taşıyor. Feneryolu’nda Gazi Muhtar Paşa Sokak’ın devamında yer alan ve Gazi Muhtar Paşa Çıkmazı olarak adlandırılan çıkmaz sokak, “Dr. Müfid Ekdal Çıkmazı” oldu.

Ekdal’a vefa görevini yerine getiren Kadıköy Belediyesi, Feneryolu’ndaki sokağın girişinde bir tören gerçekleştirdi. Dr. Müfid Ekdal, eşi Celile hanım, çocukları, torunları, dostları, sevenleri, eski Kadıköy Kaymakamı Hüseyin Eker, Haldun Taner’in eşi Demet Taner ve Kadıköylülerin katıldığı törende konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Ekdal’ın bir asırlık ömrünün her anını dolu dolu yaşadığını, hem mesleki olarak hem de insani anlamda herkese yardım ettiğini söyledi. Öztürk, “Ben belediye başkanı olmazdan evvel, sayın Ekdal’ı doktor olarak biliyordum. Çünkü kendisi babamın hekimiydi. Belediye başkanı olduktan sonra da kendisini ‘Bizans Metropolünde İlk Türk Köyü: Kadıköy’ kitabı vesilesiyle tanıdım” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde, CHP’li yönetimleri olan 2 ilçeyi (Kadıköy ve Bakırköy) örnek gösterdiğini anımsatan Öztürk, şunları söyledi; “Bir kenti güzel yapan sadece binaları, yolları, parkları değil insanlarıdır asıl. Kadıköy’ün Müfid Ekdal’ı var, Kadıköy’ün Rana Beşe’si var, Kadıköy’ün daha nice değerli insanı var. Kadıköy’ü Kadıköy yapan bu insanlar. Siz Başbakan olarak önce ülkenin eğitimine, kültürüne, sanatına özgür bir ortam sağlayın. Yazarına, sanatçısına, akademisyenine, aydınına değer verin. Kadıköy değerlerine kıymet verdiği için Kadıköy…”
Törende kısa bir konuşma yapan Dr. Ekdal da “Şahsıma gösterilen bu iltifata, en derin şükranlarımı sunuyorum. Ben 95 yıl önce doğduğum odada uyuyorum hâlâ…” ifadesini kullandı. 
 
HÂLÂ DOĞDUĞU EVDE YAŞIYOR!
Dr. Ekdal, Gazete Kadıköy’e konuyla ilgili verdiği röportajda şunları söylemişti;
“ Ben Kadıköy’de-gerçi İstanbul’da çok azdır-doğduğu evde yaşayan ender insanlardanım. Ailem, 1910 yılında inşa edilen bu evde 3 kuşaktır yaşıyor. En fazla 2 kuşak vardır, aynı evde yaşayan. Tabii ki mutluluk verici bir olay. Ancak başta sokağa benim adımın verilmesini istememiştim. Sokak adlarının hepsinin bir önemi, tarihi bir geçmişi var. Son yıllarda sokak adlarını aklımıza geldiği gibi-o sokağa neden o adın verildiğini sorgulamadan-değiştiriyoruz. Ama bu yanlış. Gazi Muhtar Paşa Sokak’ın devamında olan benim de evimin bulunduğu çıkmaz sokağın adı başta Gazi Muhtar Paşa Çıkmazı idi. Gazi Muhtar Paşa, çok önemli ve değerli bir kişilik. Ben de kitaplarımda Gazi Muhtar Paşa’nın konağını, yaşamını anlattım. Gazi Ahmet Muhtar Paşa olarak 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşışı’nın Kafkasya cephesi komutanı, asker, gökbilimci, yazar, eğitimci ve devlet adamıdır, yaşamını Feneryolu’ndaki köşkünde sürdürmüştür. Semtte iz bırakmış biridir. Dolayısıyla bu sokakta onun adının olması bana göre çok doğru ve gerekli bir şeydi. Bir kentte eskiden gelen yapılar, o kentin geçmişini belgeler, eskiyle yeni arasında köprü kurar. Bu yüzden sokak adlarını değiştirmek de yanlış. O sokağın adını değiştirdiğiniz zaman o sokağın geçmişi ve tarihi kaybolur. Bizde bu hata da sık sık yapılıyor. Ancak sonra nasıl olduysa bir gün baktık ki “Gazi Muhtar Paşa Çıkmazı” olmuş “Kılıçarslan Çıkmazı”. Bu kişinin kim olduğu, sokakla ya da mahalle ile olan ilgisini kimse bilmiyordu, ben de bilmiyordum. Anadolu Selçuklu Sultanı olan Kılıç Arslan’la bir bağı var mı yok mu? Onu da bilmiyorum. Hatta bir gün bana ziyarete gelen Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’le de bu konuyu konuştuk. Sokağa bu ismin verilmesine bir anlam veremedik. Böyle ilgisiz bir ismin yerine benim adımın konulması o yüzden bana uygun geldi.”

ARŞİV