“Nafaka haktır, vazgeçmiyoruz”

Kadınlar Kadıköy-Eminönü İskelesi'nde biraraya gelerek 6. Yargı Paketi ile nafakaya süre sınırı getirilmek istenmesine karşı çıktı

13 Şubat 2022 - 13:08

Nafakaya süre sınırı ve aile hıukukunda arabulucuk sisteminin 6.Yargı Paketi ile gündeme gelmesi beraberinde tepkileri de getirdi. “Nafaka haktır” vazgeçmiyoruz diyen kadınlar, 12 Şubat Cumartesi günü Kadıköy-Eminönü İskelesi'nde biraraya geldi. Kadınlar adına basın açıklamasını Ezgi Karakuş okudu.

Ezgi Karakuş, “İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı kararnamesiyle hukuka aykırı bir biçimde çıkanlar, kadınların şiddetten uzaklaşmalarını ve bağımsız bir hayat kurabilmelerini engellemeyi hedefleyen ve erkek şiddetini artıracak 6. Yargı Paketi’yle nafakaya süre sınırı ve aile hukukunda arabuluculuk sistemini getirmeye çalışıyor. Yoksulluk nafakasını sınırlandırma çabalarının temelinde kadınları şiddet dolu evliliklere ve aileye mahkûm etme amacının yer aldığını biliyoruz” dedi.

NAFAKA LÜTUF DEĞİLDİR”

“Evlilik öncesi ve evlilik boyunca eğitimden mahrum bırakılan ve bir meslek edinmelerine engel olunan, ev işi, çocuk ve yaşlı bakım yükü üzerine yıkılan, iş hayatından uzaklaştırılan ya da sigortasız, esnek ve düşük ücretle çalıştırılan kadınlar boşandıktan sonra daha da yoksullaşıyor” diyen Ezgi Karakuş, şöyle devam etti: “Kadınların çalışmasını 'eve katkı’ olarak görerek ve ‘en önemli kariyeriniz annelik’ diyerek kadınları eve, aileye, şiddet dolu bir hayata mahkûm etmeye çalışan, kadınların ücretsiz ev içi emeğini ve bakım emeğini gasp ederek kadınları yoksullaştıran ve kazanılmış haklarına saldıranlara karşı nafaka hakkını savunacağız. Nafaka lütuf değil haktır.”

Türkiye’de kadınların istihdamdaki oranın yüzde 26,3, erkeklerin ise yüzde 59,83 olduğunu, aynı işte çalışmalarına rağmen kadınların erkeklerden yüzde 12 daha az kazandığına dikkat çeken Karakuş, “Kadın istihdamı oranı çocuk sahibi olan kadınlarda daha da düşüyor.Yıllarca ev ve bakım hizmetlerine ücretsiz emek veren, kendi kazandığı herhangi bir geliri olmayan kadınlar boşandıktan sonra ancak çok düşük ücretli ve güvencesiz işler bulabiliyor. Küçük yaşlarda çocuğu olan kadınlar çalışma saatlerinde çocuklarını bırakabilecekleri ücretsiz ve erişilebilir kreşler olmadığı için boşandıktan sonra da çalışmaya başlayamıyor” ifadalerini kullandı.

HAKKIMIZDAN VAZGEÇMİYORUZ”

Ezgi Karakuş, “Boşanma davalarında kadınların yüzde 45’i herhangi bir gelire sahip değil ve bu davalarda erkeklerin gelir düzeyi ile kadınların gelir düzeyi arasında uçurum var. Ayrıca boşanma sonrası müşterek çocukların velayetini erkekler değil kadınlar daha çok talep ediyor. Erkekler ise gelirlerini asgari ücretten göstererek, mal varlıklarını başkasının üzerine geçirerek zaten çoğunlukla ödemedikleri nafaka tutarlarını en aza indirmeye çalışıyor. Emeğimizi gasp edenlere, eğitim hakkımızı elimizden alanlara, çalışmamıza engel olanlara, ev işlerini üstümüze yıkanlara, bizi yoksullaştıranlara, yasal haklarımızı, hayatlarımızı, özgürlüğümüzü kısıtlamaya çalışanlara karşı nafaka hakkımızdan vazgeçmiyoruz” diye konuştu.

“Kadınlar nafaka talebi olan boşanma davalarının yüzde 82,9’unda şiddete maruz kaldığını söylüyor”diyen Karakuş, “Hükümetin nafaka için yapmak istediği değişikliklerle kadınları daha da yoksullaştırmaya ve boşanmayı talep edemez hale getirmeye çalıştığını görüyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanana, kadınların adı üstünde yoksulluk nafakasına ihtiyaç duymadığı, ev içindeki cinsiyetçi iş bölümünü dönüştüren ve kadın yoksulluğunu önleyen politikalar üretilene kadar mücadelemizden vazgeçmiyoruz.” dedi.


ARŞİV