“Okuma yazma toplumda var olmaktır”

Kadıköy Belediyesi Kurumsal İletişim Bölümü çalışanı eğitmen Cemal Sevdasız, okuma yazma bilmeyen kadın personele gönüllü kurs veriyor. Sevdasız, “Bu hayattaki en büyük ışık okumaktır” diyor

27 Şubat 2020 - 15:05

Bireyin toplumda aktif rol almasının en etkili araçlarından bir tanesi okuma ve yazmadır. İş yerinde çalışırken, otobüsle seyahat ederken, ne olduğunu bilmediğimiz belgeleri imzalarken okuma ve yazma yeteneğimizi etkin kullanırız. Eğitimin toplumda önemine dikkat çekmek isteyen Kadıköy Belediyesi, bünyesinde çalıştırdığı, okuma yazması olmayan kadınlar için ücretsiz eğitimlere başladı. Dersler, Kadıköy Belediyesi Tarih, Edebiyat ve Sanat Kütüphanesi’nde (TESAK) yapılıyor, Kadıköy Belediyesi Kurumsal İletişim Bölümü çalışanı eğitmen Cemal Sevdasız tarafından yürütülüyor. Yaklaşık bir ay önce başlayan derslerin haziran ayına kadar yürütülmesi planlanıyor.

“EN BÜYÜK IŞIK OKUMAKTIR”

Aynı zamanda Genel İş Sendikası İşyeri Temsilcisi olan Cemal Sevdasız, derslerle nasıl başladıklarını şöyle anlattı: “Sendika temsilciliği yaparken bir kadın arkadaş belediye bünyesinde çalışan bir kaç kişinin okuma yazma bilmediğini iletti. Ben de o dönem sendika yönetimi için aday olan ve sadece kadınlarda oluşan Mor Liste’yi desteklediğim için eğitim verebileceğimi söyledim. Kadıköy Belediyesi’nin de katkılarıyla Mor Liste’deki arkadaşlar bu işi organize etti ve böylece başlamış olduk. Ders almak isteyen arkadaşlar işi hızlı kavradığı için kısa bir zamanda okuma sürecine geçtik. Okuma yazma dışında hedefimiz dikekçe yazabilmek, mektupla kendini ifade edebilmek... Burada verilen dersin amacı insanların eğitim ihtiyaçlarını gidermenin yanı sıra, kendilerini toplumda yazarak, okuyarak var hale getirmek. Bu hayatta ki en büyük ışık okumaktır.”

“TEMEL SEBEP EKONOMİ”

Okuma yazma bilmeyen bireylerin en çok kamu kuruluşlarında zorlandıklarını belirten Sevdasız, “Kişi okuma yazma bilmediği için devlet dairelerinde çeşitli bahanelerin arkasına sığınıyor. Örneğin dilekçe yazma işlemi sırasında gözlüğümü evde bıraktım diyebiliyor. Okuma yazma bilmemek, kişinin çalışarak kapatabileceği bir durum. Kişi kendini eksik hissedebilir fakat bunun bir önemi yok bence, en önemli eksiklik karakterdir. Birey önce kişiliğine dikkat etmeli.” ifadelerini kullandı.

Okuma yazma eğitim yetersizliğinin ekonomiden kaynaklandığını söyleyen Cemal Sevdasız, “Okuma yazma alanında en büyük etken ekonomik zorluklar. En basit örnek, geçimini sağlamaya çalışan yoksul aileler çocuklarının eve 50 TL getirmesini avantaj olduğunu düşünerek okula göndermiyorlar.  Bu sebepten çocuk işçi sayısı da orantılı olarak artıyor. Çocuklarımızın geleceğini çalmamak için öncelikli olarak ekonomi düzeltilmeli.” dedi.

NEDEN ÖĞRENİYORUM?

Derslere katılan ve okuma yazmanın günlük yaşamda çok önemli olduğunu söyleyen kadın çalışanlara düşüncelerini sorduk.

Yayla Bulut: Bizim için okumak çok zor gibi duruyordu. Çekingenlik oluyordu ama hocamız sayesinde hepsini aştık. Özgüvenimiz arttı. Bankalara, hastanelere gittiğim zaman yanımda hep biri olması gerekiyordu. Artık yavaş yavaş okuyabiliyorum.

Nadiye Özcan: Öncelikle bize böyle bir imkân sağladığı için Kadıköy Belediyesi’ne ve Mor Liste’ye teşekkürlerimi iletiyorum. Okuma ve yazmayı artık çok istiyorum. Kurumda çalışırken amirimiz dilekçe yazmamızı istiyor yapamıyoruz. Bu işi bu derslerle çözeceğiz.

Sevim Taş: Ben çok daha öncesinde okuma yazma öğrenmeyi kafaya koymuştum. Her gittiğiniz yerde zorluk çekiyorsunuz bir çekingenlik oluyor. Yol bilmiyorsunuz kayboluyorsunuz birilerine rica etseniz bazen yapmıyor. Bu sebeple okumak çok önemli.


ARŞİV