"Öldürmek çözüm değil"

Sokak hayvanlarının uyutulmasını içeren yasa teklifini konuştuğumuz Veteriner Halk Sağlığı ve Toplumsal Çalışmalar Derneği Kurucu Üyesi Teoman Aslan, yeterli bütçe ayrılmamasının sorunu içinden çıkılmaz bir hale getirdiğini söyledi.

30 Mayıs 2024 - 09:59

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), sokak hayvanları ile ilgili yeni düzenleme için Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişikliğe hazırlanıyor. Sokak köpeklerinin “uyutulması”nı öngören yasa teklifi, kamuoyundan büyük tepki gördü. Tasarıya karşı veteriner hekim odaları ve dernekleri açıklama yaparken, hayvan severler de yurt genelinde eylem yapıyor. Gündemde olan tasarıyı, Veteriner Halk Sağlığı ve Toplumsal Çalışmalar Derneği Kurucu Üyesi ve Veteriner Hekimler Derneği İstanbul Temsilcisi Teoman Aslan ile konuştuk. 

“UYARILAR DİKKATE ALINMADI”

  • Sokak hayvanlarına yönelik yasa tasarısı neden gündeme geldi?

Aslında burada söz konusu olan yeni bir yasa tasarısı değil. Bundan tam 20 sene önce çıkarılmış olan 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu içerisinde yapılacak yeni bir düzenleme ile özellikle köpeklerin barınaklarda ‘uyutulması’ yani ‘öldürüleceği’ maddesinin konulacağı söylentisi.Mevcut kanunun doğru uygulanmaması, sokak hayvanlarının korunması, refahı, üremelerinin kontrol altına alınarak popülasyonlarının azaltılması gibi faaliyetler için yeterli bütçe, personel, ekipman sağlanmaması sonucu sokak hayvanları sorunu içinden çıkılamaz hale getirdi. Konunun asıl muhatabı olan veteriner hekimleri temsil eden Türk Veteriner Hekimleri Birliği, veteriner hekim odaları, veteriner hekimler derneği gibi sivil toplum kuruluşlarının ve bu konuda bilgi sahibi diğer paydaşlarının görüşleri ile uyarıları dikkate alınmadan sokak hayvanları için bu tür yöntemler aranmaya başlandı. Oysa belediyeler, kanun gereği ilçelerde bütçenin binde 5'ini, büyük şehirlerde ve illerde ise binde 3’ünü bu iş için ayırmalı. Bu yerel yönetimlere  hatırlatılmalı ve gerekli denetim süreçleri izlenmeli. Bir de 1985 yılında kapatılan Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü ve bağlı taşra teşkilatlarının olmaması da sorunun büyümesinde önemli bir etkendir.

 

  • Tasarı hakkında neler düşünüyorsunuz?

Bu tasarının çıkarılabileceği kanaatinde değilim. Eğer böyle bir düzenleme meclisten geçerse kamuoyu yöneticilere ‘20 yıldır mevcut kanunu ve yönetmeliklerini neden uygulatmadın (yerel yönetimlerin barınak kurma, kısırlaştırma, sahiplendirme gibi görevler) ve uygulamayanlara neden mevcut kanunda var olan cezai müeyyideleri yerine getirip gerekli denetimleri yapmadın’ diye sorar. Zaten muhalefetin de sorması ve sorgulaması gereken budur.

2004 yılında Avrupa Birliği müktesebatına uygun olarak çıkarılan ve 2021 yılında Türk Ceza Kanunu’ndaki yapılan değişiklikle hayvanlara yönelik işlenen suçların cezai şartlarının ağırlaştırıldığı 5199 sayılı kanunla hayvan haklarını, hayvan refahını ve bunlara paralel olarak insan ve toplum sağlığının korunması amaçlandı. Bu kanun ve sözleşmeler aynı zamanda sokak hayvanı olma potansiyeline sahip ev hayvanları yani sahipli hayvanları da sokak hayvanı olmaktan koruma amaçlıdır. Ne yazık ki kanundaki bu amaç da gerçekleştirilemedi, sokak hayvanı sorunu büyüdü.

“KANUNA AYKIRI”

  • Tasarıda “30 gün sonunda sahiplenilmeyen köpekler enjeksiyon ile uyutulacak” maddesi yer alıyor, bu yapılabilir mi?

Burada ‘uyutma’ kelimesi öldürme, imha etme, yok etme olarak kullanılıyor. Oysa tıp ve veteriner hekimlikte ‘uyutma’ tedavi amaçlı, acıyı azaltarak canlının yapılacak tıbbi uygulamalardan acı çekmemesi yani sağlığına hızlıca kavuşturulması amaçlıdır. Enjeksiyon ile uyutmada amaçlanan öldürme fiili hem mevcut hayvanları koruma kanununa hem de Türk ceza kanununa aykırıdır. Ayrıca hiçbir hekim yemini gereği böyle bir işlemi yerine getirmeyecektir. İnsani de değildir. Türk Veteriner Hekimler Birliği ve 56 veteriner hekim odası bu konuda açıklama yaptı. 

  • “Uyutulan köpeklerden boşalan barınaklara sokaktan toplanan yeni köpekler gelecek ve süreç öyle aynı şekilde devam edecek.” Bu da diğer bir madde. 

Bu maddeyi bir şekilde uyguladınız diyelim. Tasarıyı çıkaracaklara ‘Bu uygulamayı yapacak yani bu işin içinde olacak kişilerin ve toplumun ruh sağlığını nasıl düzelteceksiniz?’ sorusunu da sormak gerekir.

  • Çözüm yolları ne olmalı? Sokak hayvanları için neler yapılabilir?

Belediyeler kanunda yer alan ‘kısırlaştır, aşıla, işaretle ve yerine bırak’ maddesini hayata geçirmeli, şikayet gelmedikçe duyarsız kalmamalı, bu konuya gerekli bütçeyi ayırmalı, veteriner hekimleri kadrolarında istihdam etmeli. Örneğin, Kadıköy Belediyesi bu kanun daha gündemde yokken 1987 yılından itibaren hayvan refahı ve sağlığı ile ilgili çalışmaları başlatan sayılı belediyelerden. Kısırlaştırma ve aşılamaların yanında 1999 yılında Geçici Hayvan Bakım Merkezi’ni kuran örnek bir belediyedir. 5199 sayılı kanunun çıkmasından sonra tüm belediyeler bu tür merkezlerde kısırlaştırmaları yapıp, uygun alanlarda bu hayvanlar için yaşam alanları yaratsalardı, tabii ki bu vatandaşla uzlaşarak olması gereken bir süreçtir  bu sorun gündemde olmayacaktı. Uygun alanlar belirlenip bu alanlarda sokak hayvanları için yaşam imkanları sağlanabilir. Doğru bir bütçeleme, hayvan severler ve sivil toplum kuruluşları ile birlikte çalışılarak onlar için doğru yaşam alanları oluşturulabilir. Ayrıca zaten sokağı tarafından benimsenmiş, o sokağın, mahallenin bireyi haline gelmiş bu canlıları, mevcut yerlerinde koruyup buralarda tutmak en doğalı ve doğrusu olacak. Öldürerek bir sonuç alınamayacağı açıktır.

“KÖKLÜ ÇÖZÜM BULUNUR”

Türkiye’de belde belediyelerini saymazsak 1003 belediye mevcut. Bunların 30 tanesi büyükşehir, 51 tanesi il, 922’si ilçe belediyesi, beldeleri de sayarsak bu rakam 1403’ e ulaşıyor. Beldeleri dışında bıraksak bile ciddi ve samimi bir bütçe oluşturarak bu belediyelerde veteriner istihdamı, uygun personel, mekan ve ekipman sağlanarak hızlıca kısırlaştırılmaların yapılması gerekir. İmkanı olan belediyelerin veteriner hekim odalarıyla protokoller yaparak serbest hekimleri de bu sürece dahil ederek çok kısa sürede popülasyonu azaltacağı ve soruna köklü bir çözüm bulabileceklerini düşünüyorum. Belediyelerin diğer belediye sınırlarına köpek bırakmasının engellenmesi, hala durdurulamayan ve kontrol altına alınamayan hayvan ticaretinin de  buna üretimi de dahil, kontrol altına alınması şarttır. Tekrar etmek istiyorum doğasında ısırmak olan ve binlerce yıl sadakati ve koruyuculuğu ile bizlerin bir parçası olarak yaşayan köpekleri ki aynı şey kediler için de geçerli öldürmek sorunu çözmeyecek. 

 

ARŞİV