Patili dostlarımız için panel ile kermes
P.A.T.İ inisiyatifinin düzenlediği Empati Paneli ve PatiXmas Market, sokak hayvanları için uzmanları, gönüllüleri ve destekçileri bir araya getirdi
Kadıköy’de sokak hayvanlarına destek amacıyla düzenlenen Empati Paneli ve PatiXmas Market, 29 Kasım Cumartesi günü İstanbul Yelken Kulübü’nde gerçekleştirildi. Oyuncu Ece Gürer tarafından kurulan P.A.T.İ (People and Animals Together Initiative) inisiyatifi tarafından organize edilen etkinlik, bilimsel yaklaşımlar, uzman görüşleri ve gönüllü çalışmalarını bir araya getirerek farkındalık yaratmayı hedefledi. PatiXmas Market’te elde edilen gelir, belediye barınaklarındaki hayvanların ihtiyaçları için kullanılacak.
HAYVAN REFAHI
Empati Paneli’nin “Yerel yönetimlerin rolü, yeni yasa kapsamındaki uygulamalar ile sokak hayvanlarının sağlık ve kısırlaştırma süreçleri” başlıklı oturumunda Kadıköy Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Ali İhsan Mete ve Kadıköy Hayvan Dostları Platformu’ndan Pınar Delen Satıoğlu konuşmacı olarak yer aldı. Panelin moderatörlüğünü oyuncu Aslı Saçar üstlendi.
Ali İhsan Mete, Türkiye’de hayvan refahına yönelik çatı metnin 1987 tarihli Avrupa Sözleşmesi olduğunu hatırlatarak, sözleşmenin 1997’de onaylandığını, 2004’te 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’yla ulusal mevzuata girdiğini anlattı. 2021’deki düzenlemeyle hayvanlara karşı işlenen bazı fiillerin adli suç kapsamına alındığını vurgulayan Mete, “Artık bir hayvanı kasten öldürmek, 4 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanabilecek bir suç” dedi.
YEREL YÖNETİMLERİN SORUMLULUĞU
2024’te yürürlüğe giren yeni düzenlemelerle belediyelerin sorumluluklarının genişlediğini belirten Mete, “Tüm belediyeler sokaktaki köpekleri toplayıp en yakın bakım merkezine götürmek, burada kısırlaştırma, aşılama ve kimliklendirme işlemlerini tamamlamak ve sahiplendirilinceye kadar bakım altında tutmakla yükümlü” diye konuştu.
Belediyelerin, gerçekleşmiş yıllık gelirlerinin en az binde 5’ini hayvan refahı çalışmalarına ayırmak zorunda olduğuna dikkat çeken Mete, “Kadıköy Belediyesi, bu alanda binde 30’luk bir pay kullanıyor. Yani her 1.000 TL’nin 30 TL’si yalnızca hayvan rehabilitasyon çalışmalarına ayrılıyor. İstanbul genelinde ilçeler arasında da birinci sıradayız.” dedi. Kadıköy Belediyesi’nin hayvan bakım evi çalışmalarının Türkiye’deki yasal süreçlerden çok önce başladığını vurgulayan Mete, “1998 yılında, herhangi bir yasa, yönetmelik ya da mevzuat yokken, dönemin Belediye Başkanı Selami Öztürk’ün öncülüğünde Kadıköy bu konuda öncü bir rol üstlendi” dedi.
10 AYDA 48 BİN 627 KEDİ VE KÖPEĞE HİZMET
Hayvan bakım evinin yanı sıra bir Sahipsiz Hayvan Rehabilitasyon Merkezine de sahip olduklarını belirten Mete, “Her iki merkezimizde toplam 12 veteriner hekim, 10 veteriner teknikeri ve 35 hayvan bakıcısı ile personeli çalışıyor; böylece ekip sayımız 57’ye ulaşıyor. Tüm bu kadrolarla iki merkezimizde eş zamanlı olarak rehabilitasyon faaliyetlerini yürütüyoruz.” dedi. Mete ayrıca, hayvanların güvenli ve konforlu şekilde taşınabilmesi için belediyenin özel donanımlı taşıma araçlarına da sahip olduğunu ifade etti.
Kadıköy Belediyesi olarak 2025 yılı Ocak–Ekim döneminde 48 bin 627 kedi ve köpeğe muayene ile tedavi hizmeti verdiklerini belirten Mete, aynı dönemde bin 793 farklı ameliyatın gerçekleştirildiğini söyledi. “Bu ameliyatların büyük çoğunluğunu kırık operasyonları oluşturuyor. Ayrıca 3 bin 421 kedi ve 337 köpeğe koruyucu kuduz aşısı yaptık.” dedi.
Kısırlaştırma çalışmalarına da değinen Mete, “Bu yıl 4 bin 741 kedi ve 57 köpeği kısırlaştırdık. On beş yıl önce köpeklerde yılda 1.500–2.000 arasında kısırlaştırma ameliyatı yapıyorduk. Bugün ise köpek popülasyonunu büyük ölçüde kontrol altına aldık; sokakta doğum yapan ya da yeni doğmuş köpeğe artık çok nadir rastlıyoruz.” ifadelerini kullandı.
“SAHİPLİ HAYVANLARIN ÜRETİMİNİN DENETLENMESİ GEREKİYOR”
Sahipsiz sokak hayvanlarının sorununa yönelik çözümün aslında çok net olduğunu vurgulayan Kadıköy Hayvan Dostları Platformu’ndan Pınar Delen Satıoğlu, “Öncelikle sahipli hayvanların üretiminin denetlenmesi gerekiyor, hatta bize göre bir süreliğine tamamen yasaklanması şart. İkinci olarak ise kontrolsüz üretimin engellenmesi gerekiyor; merdiven altı dediğimiz gizli üretimler devam ettiği sürece sokaklarda hayvan popülasyonu bitmeyecek. Sokaktaki hayvanlar bir bitki gibi kendiliğinden ortaya çıkmıyor; kedi ve köpekler bilinçsizce çiftleştiriliyor ve sonra sokağa bırakılıyor.” dedi.
Kadıköy Belediyesi gibi tüm ilçe belediyelerinin kısırlaştırma çalışmalarına ağırlık vermesi gerektiğini belirten Satıoğlu, “Tüm ilçeler bu süreci tamamladığında İstanbul’da sorun büyük ölçüde çözülecek. Aynı zamanda ülke çapında bir kısırlaştırma seferberliği başlatılması gerekiyor. Bununla birlikte bireysel ve kurumsal sahiplendirme de çok önemli. Biz 25 yıldır sahiplendirme yapıyoruz; Türkiye’de ‘Satın alma, sahiplen’ diyen ilk ekip bizdik.” diye konuştu.
Mevcut yasa değişikliğinin çözüm getirmeyeceğini ifade eden Satıoğlu, “Türkiye’de yaklaşık 2 milyon sahipsiz hayvan olduğu söyleniyor ancak tüm bakım evlerinin toplam kapasitesi sadece 104 bin. Bu sayı fiziksel olarak yeterli değil, yani bakım evleri sorunu tek başına çözemeyecek. Üretim devam ettiği sürece popülasyon da artmaya devam edecek. En insani çözüm düzenli kısırlaştırma ve sahiplendirme. Bu süreçte özellikle gönüllülere çok büyük iş düşüyor; bakım evlerine giren hayvanların düzenli takibi ve onların patilerini bırakmamak gerekiyor.” dedi.
P.A.T.İ NEDİR?
İnisiyatifin kurucusu oyuncu Ece Gürer, hayvan sevgisinin hayatının merkezinde olduğunu belirterek P.A.T.İ’nin doğuş hikâyesini şöyle anlattı: “Her yıl barınaklara giderim ama bu kez bir şeylerin değişmesi gerektiğini hissettim. Hayvanlarla büyüyen insanların empati becerisi ve sorumluluk bilinci çok daha gelişmiş oluyor. Bu panelin çıkış noktası da buydu: Neleri doğru yapıyoruz, nerelerde eksik kalıyoruz?”
Gürer, bu yıl yalnızca barınak ziyareti ve mama desteğiyle yetinmek istemediğini, kapasite yetersizliği ve yasa dışı hayvan bırakma nedeniyle barınakların büyük bir yük altında olduğunu söyledi. “Sosyal medyada gördüğünüz travmatik örnekler tesadüf değil. Dernekler, STK’lar ve belediyeler bu yükü taşımakta zorlanıyor. ‘Ben ne yapabilirim?’ sorusu beni harekete geçirdi.” dedi.
P.A.T.İ fikrinin iki ay önce ortaya çıktığını aktaran Gürer, “Kış yaklaşırken refleks olarak ‘Üşüyecekler, barınaklar yetersiz; bir şey yapmalıyım’ dedim. Önce yakın çevreme gittim. Zamanını ve emeğini gönüllü olarak ortaya koyan çok insan oldu. Bu süreçte sevginin gerçekten bulaşıcı olduğunu gördüm.” ifadelerini kullandı.
Projeye destek veren firmaların da herhangi bir beklenti içinde olmadan katıldığını söyleyen Gürer, “Onlara sadece bir hikâye anlattım ve ‘Biz de katkı sunalım’ diyerek geldiler. Bu dayanışma çok değerli.” diye konuştu.
PATİLİ DOSTLARIMIZA YILBAŞI HEDİYESİ
PatiXmas Market’teki tüm stantların, gelirlerini Encander, Huysuz İhtiyar ve Elele Yaşam Derneği’ne bağışlayan firmalar tarafından karşılandığını söyleyen Gürer, bir sonraki etkinliği şubat ayında gerçekleştirmeyi planladıklarını açıkladı.
P.A.T.İ. etkinlikleri hakkında bilgi için peopleandanimal instagram hesabını takip edebilir, [email protected] adresinden iletişime geçebilirsiniz.
SAHİPLEN KADIKÖY
PatiXmas Market’te, Kadıköy Belediyesi’nin sahiplendirme projesi Sahiplen Kadıköy’ün tanıtımı için özel bir stant da yer aldı. Kadıköy Belediyesi Hayvan Bakım Evi’nden bir cana yuva olmak isteyenlerin, Sahiplen Kadıköy uygulamasına başvurması yeterli. Belediyenin web sitesinden erişilebilen uygulamada, barınakta yeni yuvasını bekleyen patili dostların fotoğrafları yer alıyor. Tür, ırk, renk, yaş ve cinsiyet gibi bilgilerin bulunduğu sayfada, her hayvanın hemen yanında “Sahiplenin” butonu bulunuyor. Bu butona tıklayan kullanıcılar, sahiplendirme formuna yönlendiriliyor. Yeni yuvasına kavuşan her patili dost için Kadıköy Belediyesi; aşıları ve Evcil Hayvan Pasaportu’nun yanı sıra tasma, mama ve su kabı ile altı aylık mama desteği sunuyor.