Sakallı Lütfü’ye veda

50 yılı aşkın süredir Kadıköy Akmar Pasajı’nda kitapların peşinden koşan, sahaflığın duayeni Lütfü Seymen, 71 yaşında hayatını kaybetti. “Sakallı Lütfü” olarak tanınan Seymen, hem mesleğe hem Kadıköy’e kattığı değerlerle hafızalarda yer edinmişti

19 Mayıs 2025 - 12:43

Kadıköy Akmar Pasajı'nın simge isimlerinden, sahaflık mesleğinin duayeni Lütfü Seymen, 71 yaşında İstanbul’da yaşamını yitirdi. Seymen, 20 Mayıs Pazartesi günü Söğütlüçeşme Cami’sinde kılınacak öğle namazının ardından Ümraniye Ihlamurkuyu Mezarlığı’na uğurlanacak.

“Sakallı Lütfü” olarak tanınan Seymen, 50 yılı aşkın süredir sürdürdüğü sahaflık mesleğinde hem Akmar Pasajı’nın hem de Kadıköy’deki sahaf kültürünün gelişmesinde öncü rol oynadı. 1973 yılında İstanbul’a gelen ve hurdacılardan topladığı kitaplarla sahaflığa adım atan Seymen, 2018’de gazetemize verdiği röportajda mesleğe girişini şu sözlerle anlatmıştı:
“Sahaf olacağım diye yola çıkmadım. Ama küçük yaştan beri okumayı seviyordum ve kendimi burada buldum.”

1986’dan bu yana Akmar Pasajı’nda faaliyet gösteren Müteferrika Sahaf’ın kurucusu olan Seymen, pasajın kitapçılarla dolmasında belirleyici rol oynadığını şöyle dile getirmişti: “Akmar’ın ortaya çıkmasını sağlayan, burayı kuran iki kişiden biri de benim. Konfeksiyoncular gitti, kitapçılar geldi. Üst kattaki tüm dükkânlar kitapçı oldu.”

Kadıköy’ün zamanla değişen çehresine de tanıklık eden Seymen “Ben geldiğimde Kadıköy Çarşı’da terzi, kasap, şarap dükkânı varken, şimdi meyhaneciler caddesine dönüştü. 12 Eylül’ün de bu dönüşümde mutlaka payı var.” demişti.

"SAHAFLIK BİR TERBİYEDİR"

Sahaflığı yalnızca ticaret olarak görmediğini vurgulayan Seymen, “Kitap karıştırmak, okumak hoşuma gidiyor. Bir nevi ahbaplık ediyormuşum gibi. İkinci elcilik gibi görenler de var sahaflığı, ama sahaflık başka türlü bir terbiye gerektiriyor.” ifadelerini kullanmıştı.

Teknolojinin mesleği tehdit ettiği görüşlerine karşı çıkan Seymen, sahaflığın devam edeceğine inanıyordu: “Yeni kitaplar basıldığı sürece sahaflık bitmez. Çünkü kitap bir yandan ticari bir meta, ama aynı zamanda insanların ellerinde tutmaktan hoşlandığı bir objedir.”

Seymen, sahaflığı bırakmayı hiç düşünmediğini ve mesleği bir yaşam biçimi olarak benimsediğini şöyle dile getirmişti: “Bırakmak aklımdan bile geçmedi. Ben bu meslekten emekli olmam. Dükkanı kapatırım belki ama bir şekilde devam ederim.”

MÜTEFERRİKA GELENEĞİ

1993’ten itibaren yayımladığı Müteferrika dergisiyle sahaflığın ötesinde bir yayıncılık faaliyeti yürüten Seymen, derginin isminin kaynağını şöyle açıklamıştı:“İbrahim Müteferrika, matbaayı Osmanlı’ya getiren isim. Ama ondan önce Yahudi ve Ermeni matbaaları vardı. Bu ismi seçmemin sebebi, kendimi bu geleneğe bağlama isteğimdi.”

2024’te 66. sayısıyla jübilesini yaparak koltuğunu sahaf Emin Nedret İşli’ye devreden Seymen, jübileye dair TESAK’ta yapılan söyleşide şunları söylemişti: “Artık yaşlandım, birkaç sene içerisinde sahaflığı da bırakmayı düşünüyorum. Kaç sene aynı işi, sevdiğim işi yaptım. Bu açıdan çok şanslıyım, bu herkese nasip olmaz.”

Kadıköy’de esnafla haşır neşir olmanın ve kitap üzerine konuşmanın kendisini zihnen beslediğini vurgulayan Seymen, TESAK’ın Kadıköy için bir nimet olduğunu belirtmişti: “Burada konferans verdim, sergi açtım. TESAK’ın kütüphanesi iyi bir kütüphane oldu, güzel bağışlar topladılar.”

Lütfü Seymen ile yaptığımız söyleşinin tamamını okumak için: https://www.gazetekadikoy.com.tr/yasam/sahaflik-baska-trl-terbiye-gerektiriyor

 

 


ARŞİV