Şehirde mural etkisi

Yeldeğirmeni ve Balat’taki mural ve grafitileri inceleyen Şehir Plancısı Ezgi Su Talu “Kentsel tasarım çalışmalarında kamusal sanatın mekânsal aidiyet için bir araç haline gelmesinin önünün açılması gerekir” diyor

15 Aralık 2023 - 07:35

Kentsel mekan, tarih, edebiyat, tasarım, kültür gibi pek çok konuda tez konusu olan Kadıköy bu kez de murallarıyla tez konusu oldu. Şehir Plancısı Ezgi Su Talu, “Grafiti Ve Muralların Mekânsal Aidiyete Etkisi: Yeldeğirmeni Ve Balat Örneği” konulu yüksek lisans tezinde iki semtin mural ve graffitilerini inceledi. Kadıköy Yeldeğirmeni ve Fatih Balat gibi farklı sosyo-kültürel yapıya sahip bölgeler üzerinden graffiti/mural çalışmaları ile mekânsal aidiyet hissi arasındaki ilişkiyi araştıran Talu ile tez çalışmasını ve çalışmaya katılan insanların murallara bakışını konuştuk.

“FİZİK MEKANI BİÇİMLENDİRİYOR”

Ezgi Su Talu, çalışmaya kamusal sanat kavramının bireyleri ve kentleri nasıl etkilediğini incelemek için başladığını belirterek “Fizik mekanı biçimlendiriyor. Evimizden dışarı çıktığımızda gördüklerimiz algımızı etkiliyor. Ve insanların o mekanı kullanmayı tercih etmesini de etkiliyor.  Graffiti ve mural da mekanlara bakış açısı ile ilgili olumlu ya da olumsuz algı yaratan öğeler. Ben de bunun etkisini araştırmak istedim” diyor. 

 “En çok nerelerde mural ve grafiti yaygın diye araştırdığında karşıma Yeldeğirmeni ve Balat çıktı” diyen Talu, çalışmasında ilk aşamada Yeldeğirmeni ve Balat’ta yaptığı yüzeysel bir inceleme/gözlemleme ile graffiti ve muralların mekânsal dağılımını tespit etmiş. Bu aşamanın devamında saptadığı mural ve grafitileri gruplandırıp fotoğraflarını çekmiş. Daha sonra da saha çalışmasından elde edilen verileri haritalamış. Derinlemesine görüşme, mülakat aşamasında farklı kullanıcı gruplarını temsil edecek katılımcılar seçmeye özen gösterdiğini belirten Talu bu süreci şöyle anlattı: “Araştırma sürecimde öncelikle her iki mekanı da çeşitli kullanıcı profillerini temsil edecek kişilere ulaşabilmek için seçtim. Burada uzun süredir ikamet edenlerden tutun da yeni taşınanlara, geçmişten gelen bağları olanlardan tamamen ziyaret amaçlı gidenlere kadar geniş bir yelpazede katılımcıları hedefledim. Cinsiyet ve yaş dağılımını dengeli tutmaya çalıştım. Muhtarlarla görüşmeler yaparak bu profilleri bulmaya çalıştım ve sonunda hedeflediğim sayıya ulaştım.” 

“YELDEĞİRMENİ DAHA KOLAY OLDU”

Yeldeğirmeni'nde daha kolay bir şekilde kullanıcı profiline ulaşırken, Balat'ta insanların mülakat süresi veya konusu hakkında çekince gösterdiklerini ifade eden Talu “Her iki bölgenin kültürel yapısının farklılıkları da araştırma sürecimi etkiledi. Özellikle Yeldeğirmeni'nde, bölge hakkında değerlendirmeler yapmak ve insanların duvar sanatıyla ilgili düşüncelerini öğrenmek daha kolay oldu. Burada yaşayan insanların genel bakış açıları ve grafitiye yönelik değerlendirmeleri de daha rahat alabildim. Bu nedenle, mülakat sürecinde Yeldeğirmeni'ne daha fazla odaklandım ve katılımcıların bu bölgeye ilişkin düşüncelerini öğrenmeye çalıştım.”

Balat ve Yeldeğirmeni örneğinde, duvar sanatına yönelik farklı yaklaşımların, yerel halkın, ziyaretçilerin ve duvar sanatının kendisiyle özdeşleşenlerin algılarında nasıl farklılıklar oluşturduğunu gözlemlediğini belirten Talu, mahallede yaşayanlarla, bölgeyi  ziyarete gelenlerin değerlendirmelerinin farklılaştığını  şöyle anlattı. “Ziyaret amaçlı kullanan kişiler, bir mekanın fiziksel özellikleriyle daha doğrudan bir bağ kuruyor. Bu durumda, mekanın estetik unsurları daha belirleyici olabiliyor. Diğer yandan, uzun süredir bir alanda ikamet eden kişiler, o alanla öncelikle yaşadıkları deneyimler ve geçmiş anıları üzerinden bir bağ kuruyor. Fiziksel değişim ise daha sonra geliyor. Bu kişiler, o alanın fiziksel değişimini gözlemleyen ve bu değişime tanıklık eden insanlar. Bu durum, yerli halk için önemli bir değişim anlamına geliyor. Öte yandan, turistik kullanıcılar için ise mekanın fiziksel yapısının değişimi daha belirleyici olabiliyor."

SANAT HERKESİN ERİŞEBİLECEĞİ BİR ŞEY OLMALI”

Çalışmasında kamusal sanat eserlerinin mekânsal etkileri, bu eserlerin kamusal mekân içindeki yer seçimiyle de bağlantılı olduğunu belirten Talu, Kadıköy Belediyesi tarafından Mural İstanbul kapsamında organize edilen muralların diğer murallara göre daha çok ilgi çektiğini gözlemlemiş. Tezin sonuçlarına göre kamusal mekânlarda yer alan sanat eserleri  bulunduğu ortama kattığı nitelikler sebebiyle, insanların mekân algısını etkiliyor ve yönlendiriyor. Bir mekânın fiziksel görünüşü, özellikle mekân algısı yüksek bireylerin o mekâna ait hissetme ve o mekânı ziyaret etme motivasyonunu etkiliyor. Bireylerdeki mekânsal aidiyet hissini oluşturmakta veya güçlendiriyor.

Sanatın lüks bir tüketim olarak görülmesinin yanlış olduğunu belirten Ezgi Su Talu, mural ve grafitilerin herkes tarafından ulaşılabilir olmasının insanlarda olumlu etkiler bıraktığını belirterek “Sanatın herkesin erişebileceği bir şey olması gerektiği düşünüyorum. Sokaklarda dev bir resim gördüğümüzde, bu sanatın bize ulaşması olarak değerlendirilebilir. Bu yüzden kentsel tasarım çalışmalarında kamusal sanatın mekânsal aidiyet için bir araç haline gelmesinin önünün açılması gerekir “ dedi.

 

ARŞİV