4 Nisan, sokak hayvanlarını yaşadığı sorunlara dikkat çekmek, zor koşullarda yaşayan sokak hayvanları için farkındalık oluşturmak amacıyla Dünya Sokak Hayvanları Günü olarak kutlanıyor. Veteriner Halk Sağlığı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Veteriner Hekim Teoman Aslan da gün vesilesiyle önemli açıklamalarda bulundu.
Veteriner Halk Sağlığı Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Veteriner Hekim Teoman, sokak hayvanı teriminin ortaya nasıl çıktığını şöyle anlatıyor: “Sanayinin gelişmesi ve tarım dışı etkinliklerin artması sonrasında 17. ve 18. yüz yıldan itibaren özellikle Avrupa’da kentsel alanlara göçlerin artması, göç eden insanların köylerde ve kırsalda kendilerine birçok işlevsel faydaları olan köpeklerini ve kedilerini birlikte getirmeleri sonrasında bu hayvanlar kentsel yaşama entegre edilmişlerdi. Bu doğrultuda insanların hayvanlarla aynı ortamları paylaşma nedenleri de farklılaşmaya başladı. Kentlerde insanların zevk ve refakat amaçlarıyla hayvanları sahiplenme, onlarla birlikte yaşama, böylece aynı meskeni kullanma alışkanlığı ve zorunluluğu ortaya çıktı. Tam da bu noktada insanların bir arada yaşadıkları hayvanları meskenlerin dışına bırakmaları, terk etmeleri, bu hayvanların kontrolsüzce üremeleri ve üretilmeleri sokak hayvanı, başıboş hayvan, sahipsiz hayvan diyerek de adlandırdığımız yeni bir terimin ortaya çıkmasına yol açtı.”
“İnsanların kendileri için yaşam alanı oluşturdukları yerleşim yerlerinde ve ulaşımlarını sağladıkları alanlarda insanlarla birlikte yaşama olanağı bulmuş, beslenme ve barınmasını bu alanlarda sürdüren hayvanlar birer sokak hayvanıdır.” diyen Veteriner Hekim Teoman Aslan, “Ortak görüşe göre, "vahşi" hayvanlar olarak adlandırılan vahşi doğada doğan evcil türlerin aksine, "başıboş" hayvanlar terk edilmiş veya kaybolmuş evcil hayvanlar olarak tanımlanıyor. Tüm hayatlarını başıboş olarak geçiren hayvanlar ve bir zamanlar sahiplenilen ancak şimdi terk edilen hayvanlar olmak üzere sokak hayvanları farklı kategorilere ayrılıyor.” dedi.
“200 MİLYON BAŞIBOŞ KÖPEK VAR”
Dünya Sağlık Örgütü’nün dünya genelinde 200 milyon başıboş köpek bulunduğunu, 480 milyon kadar ise başıboş kedinin sokaklarda dolaştığını belirttiğini dile getiren Veteriner Hekim Teoman Aslan, şöyle devam etti: “Başıboş hayvanlar, onların varlığını kabul eden ve onların varlığını kabul etmeyen, hatta küçümseyenler olarak toplumu ikiye ayırıyor. Bu başıboş hayvanlarla ilgilenme istekliliği konusunda toplumda uzun vadeli tartışmalara da neden olmakta.
Dünyada, özellikle gelişmiş ülkelerde hayvanların aç ve susuz kalması, zoonoz hastalıklar, hayvanlara eziyet vb. sokak hayvanı konusunda ortaya çıkan sorunlar, öncelikle hayvan sahiplerine getirilen sorumluluklar, hayvan sahiplenilmesi, üretilmesi ve hayvan refahı yasalarla sıkı sıkıya denetim altına alınarak aşılmıştır. Diğer ülkelerde ise bu konuda koruyucu ve denetleyici yasaların olmaması ya da var olan yasaların uygulanmaması sonucu bu canlıların aç, susuz, hasta ve kötü muameleler sonucu ızdırap, vb. çok zorlu koşullarda yaşamak zorunda kalmalarına yol açmıştır.”
Ülkemizde 2004 yılında yasalaşarak yürürlüğe giren, 2021 yılında Türk Ceza Kanunu ile kapsamı genişletilen Hayvanları Koruma Kanunu ile hayvanların üretiminin, sahiplenilmesinin kontrollü hale getirildiğini, sahiplenilmiş hayvanların da sokağa bırakılması yasaklanarak olumsuz davranışların önüne geçilmesi için adımların atılmaya başlandığının altını çizen Teoman Aslan, “Sokakta yaşayan hayvanların kısırlaştırılması, aşılanması, rehabilite edilmesi, kayıt altına alınması ve sonrasında sahiplendirilmesi ya da alındığı yerlerde uygun şartlarında oluşturularak bu alanlara tekrar bırakılmasının sağlanmasına çalışılıyor. Bu konuda özellikle İstanbul’da birçok ilçe belediyesi Hayvanları Koruma Kanunu çıkmadan çok önce barınaklar oluşturarak kısırlaştırma, aşılama, sahiplendirme gibi konularda sivil toplum kuruluşları ve gönüllülerle çalışmalar sürdürüyordu. Öte yandan bazı ilçeler ve illerde bu çalışmaların hiç yapılması ya da yetersiz yapılması nedeniyle kentler arası hayvan transferleri ve hayvanların kontrolsüzce üremelerin önüne geçilemedi. Son yıllarda kanunun etkin uygulanması çözüm sağlıyor gibi görünse de özellikle küçük kentlerde ve yazlık bölgelerde belediyelerin yeterli bütçe ve ekip ayırmaması, hayvan refahı gibi konularda bilinç eksikliği gibi nedenlerle henüz bir başarı sağlanamadı.” ifadelerini kullandı.
“SORUMLULUĞUNU ALMALI”
Köpek sahiplerini, köpeğin ve onun doğurabileceği tüm yavrularının, yaşamı boyunca veya bir sonraki sahibi bulunana kadar sorumluluğunu kabul etmesi gerektiğini söyleyen Veteriner Hekim Aslan, bilgilendirmeyi şöyle sürdürdü: “Köpeğin refahına saygı duyulmasını ve köpeğin mümkün olduğunca aşılama ve parazit kontrolü yoluyla bulaşıcı hastalıklardan ve istenmeyen üremeden korunmasını sağlamalı. Köpeğin topluma ve çevreye sorun yaratacak şekilde kontrolden çıkmamasını sağlamak için gerekli tüm önlemleri almalı.
Sokak hayvanı konusundaki çözülemeyen sorunlar, başta kuduz hastalığı, bakteriyel, viral ve paraziter hastalığın ortaya çıkmasına neden oluyor; sokak hayvanları ve toplum için birçok maddi manevi zararlara yol açıyor. Çevre ve toplum için risk oluşturan bu tür sorunların aşılabilmesi için yürürlükteki mevzuatın tam olarak uygulanması, başta konunun uzmanı veteriner hekim örgütleri olmak üzere ilgili diğer sivil toplum örgütleri ve gönüllülerle birlikte yerel ve merkezi otoritenin işbirliği içerisinde çalışmasıyla mümkün olabilir.”
“YAŞAM KOŞULLARI BOZULUYOR”
Her yıl 4 Nisan tarihinin bu sorunlara dikkat çekmek ve zorlu koşullarda yaşayan bu hayvanlar için farkındalık oluşturmak amacıyla Dünya Sokak Hayvanları Günü olarak kutlandığının altını bir kez daha çizen Teoman Aslan, sözlerini şöyle bitirdi: “Betonlaşarak gitgide doğal yaşamdan uzaklaşan, sıkışık kentleşme ortamında martı ve karga gibi yaban hayvanlarında habitatları değişiyor. İnsanların yarattığı bu durumun sonucunda, onların da etolojik davranışları bozularak, tıpkı kediler ve köpekler gibi sokakta yaşamak ve beslenmek zorunda bırakıldıkları görülüyor. Yaşam koşullarının bozulması nedeniyle sokaklarda, kendi habitatları dışında yaşamaya zorlanan tüm hayvanlar, 4 Nisan Sokak Hayvanları Günü’nde hatırlanır ve gerekli iyileştirme çalışmaları yapılır.”