Trafik ajanları trafikte!

5-11 Mayıs Trafik Haftası’nda, Kadıköy’de bulunan Fahri Trafik Müfettişleri Derneği Başkanı Sami Güleçyüz’le trafiği konuştuk. Güleçyüz, “Amacımız sürücüye ceza yazmak değil, caydırıcı olmak” diyor

30 Nisan 2019 - 14:28

Kamera sisteminin olmadığı kör bir noktada kırmızı ışıkta geçtiniz. Kimse görmedi, görse de umursamadı sandıysanız yanılmış olabilirsiniz. Çünkü Türkiye’nin pek çok şehrinde trafikte sizi ‘gözetleyen’ binlerce fahri trafik müfettişi (FTM) var!

5- 11 Mayıs Trafik Haftası vesilesiyle Fahri Trafik Müfettişleri Derneği’nin Kadıköy’de bulunan Genel Merkezi’ni ziyaret ederek, Dernek Başkanı avukat Sami Güleçyüz’le konuştuk.

  • Dernek ne zaman kuruldu ve siz ne zamandan beri yönetimdesiniz? Nasıl bir örgütlenme yapınız var?

98’de kuruldu. O zamandan beri yönetimdeyim, 2003’ten beri de başkanlık yapıyorum. Biz merkezi Kadıköy’de olan bir Türkiye derneğiyiz. 17 şehirde temsilciliklerimiz var. Türkiye genelinde 23 bine yakın fahri trafik müfettişi var. İstanbul’da bu rakam 3 bin 500 civarı.

  • İstanbul gibi bir megakent  için yeterli mi?

Trafik Kanunu’nda şöyle bir öngörü var; bir şehirdeki fahri trafik müfettişi sayısı belirlenirken o ildeki araç sayısının binde 2’si baz alınıyor. İstanbul’da  4 milyon 500 bin araç olduğuna göre 9 bin müfettiş olmalı. Yani epey eksik var. Sadece İstanbul ülke genelinde eksik var. Yeni müfettişler alınması lazım ki alınacak.

  • Böyle bir mekanizma nasıl ortaya çıkmış? Neden ihtiyaç duyulmuş?

97 yılında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na eklenen bir madde ile bu işin tanımı yapıldı. Türkiye’de trafik sıkıntılı bir konu. Biz trafiği şehiriçi ve şehirlerarası olmak üzere ikiye ayırıyoruz. Şehirlerarasında sürat fazla olduğu için orada yapılan hatalar büyük oranda ölümlü kazalara sebebiyet veriyor. Şehiriçinde ise ölümlü kaza daha az ama kaos oluyor. Devlet bu trafiği düzenlemek için her köşe başına trafik memuru dikemeyeceğine göre, bunun için halkın içinden güvenebileceği kişilere bu yetkiyi veriyor.

  • FTM olmanın kriterleri neler?

Eğitim önemli, o nedenle üniversite mezunu olmak gerekiyor. Kanun bu kişilerin olgun olmasını öngörmüş yani yaşı küçük olursa birine kızınca kasten ceza filan yazar diye. O nedenle yaş sınırı 40 ki bizce bu fazla, 30-35 olmasını istiyoruz. FTM trafiği iyi bilecek. En az 10 yıllık ehliyet sahibi olmalı ve son 5 yılda da asli kusurlu bir trafik kazasına karışmamış olacak. Yani yanlış park, ışık ihlali gibi değil de kazaya sebebiyet veren bir olayda aslen kusurlu olmaması gerek.

  • Ünlü isimler de varmış aranızda.

Evet. Toplumun belli kesimlerinden belli kişiler bu görevi yürütüyorlar; akademisyen, gazeteci, hukukçu, doktor, iş insanları… Mesela Aziz Yıldırım, Müjdat Gezen, Fatih Altaylı, Hıncal Uluç, Murat Dedeman, Erman Toroğlu, Metin Akpınar ki kendisi dernek yönetimimizdeydi.

  • Bize işleyişi anlatır mısınız? Bir FTM trafikte bir sürücü hatası gördü ve…

Biz kolluk kuvveti olmadığımız için ceza yazdığımız kişiyle birebir muhatap olmuyoruz. Mesela bir sürücün kırmızda geçtiğini görünce inip onu sözlü olarak uyarmak yerine hemen o olayın ‘trafik suçu tespit tutanağı’nı tutuyoruz.  Bu tutanağa olayın yeri, saati, ilgili aracın özellikleri gibi detayları yazıyoruz. Yani biz çıplak gözle görülebilen hataları önce tespit tutanağına geçirip, bunu 1 hafta içinde ceza tutanağına çevirmesi için Emniyet’e yolluyoruz. Eminyet de bunun ceza tutanağına çevirerek ilgili sürücüye tebligat gönderiyor.

Fakat şöyle bir durum var. Dediğim gibi bu tutanağı Emniyet’e götürmek için 7 günümüz var. Bu süre bazen yeterli olmayabiliyor ya da trafik müfettişi arkadaş üşenebiliyor vb.  Yakın zamanda biz artık bu tutanakları elektronik ortamda yapabileceğiz.

  • FTM’ler ‘fahri’ olmakla birlikte yasal bir yapılanma. Yazdığınız cezaların hukuki altyapısı var değil mi?

Evet. Tabi ki sürücünün itiraz hakkı da var. Biz bu cezaları yazarken fotoğraflı belgelemek zorunda değiliz. Ama sürücünün o hatayı işlemediğini belgelemesi gerekiyor. Normalde  hukukta, iddia eden iddiasını ispatla mükelleftir. Burada tam tersi. Ceza yazılan kişinin mağduriyeti en fazla para cezası! Dileyim ki trafik müfettişi o cezayı yanlış yazdı. Sürücü hapis filan yatmıyor. Bizim cezaların sınırı belli, zaten ölümlü büyük kazalar görev alanımız dışında. Biz kırmızı ışıkta geçmek, ters yola girmek, hatalı park etme, emniyet şeridini ihlal etmek, makas atmak, drift yapmak gibi çıplak gözle görülebilen ihlallerle ilgileniyoruz.

  • Trafikte ajan gibisiniz!

22 senedir devlete yardımcı oluyoruz. Gerekli bir yapılanma bu. Turizm, sağlık, gıda gibi alanlarda da fahri müfettişler olmalı.

  • Fahri yani gönüllüsünüz, dolayısıyla herhangi bir ödeme almıyorsunuz. O halde neden bu işi yapıyorsunuz, size faydası ne?

Her işte bir çıkar aramak doğru olmaz. Doğayı korumak için uğraşan çevrecilerin yahut herhangi bir stk’da çalışan kişinin çıkarı ne? Kişisel değil toplumsal çıkar… Toplumun düzene girmesine katkı sağlıyoruz. Trafiği, bir milletin gelişmişlik düzeyini gösterir. O ülkenin aynasıdır trafik. Gelişmişlikle doğru orantılıdır. Trafik düzelirse çoğu şey düzelir.

  • Suistimale de açık bir alan. Husumetli olduğunu birine kasten ceza yazan bir FTM olabilir ki bu alanda eleştiriler de var.

Yapar, yapabilir. Doğru diyorsunuz. Var böyleleri illa ki. Alkollü iken araç kullanan müfettiş bile var! Her alanda böyle yanlışlıklar olabilir. Kasten ceza yazanlar da olabiliyor. Fakat o durum İstanbul gibi büyük şehirlerde göz batıyor. Mesela müfettiş hep aynı kişiye ceza yazmış. Bu kadar kalabalık şehirde hep o kişiyi mi buldu diye bir soru oluyor. Sonra bir inceleniyor ki, park sorunu yaşadığı komşusuna yazıyor ceza.

  • Bunu önlemek için bir mekanizmanız var mı?

Bununla ilgili şikayet olursa değerlendirilip Emniyet’e bildiriliyor. O kişinin müfettişliği iptal oluyor.  Demin dedim ya tutanakta araca dair detayları yazıyoruz diye. Eğer o bilgilerde bir uyuşmazlık varsa ceza iptal oluyor. Bizim yazdığımız tespit tutanakları, ceza tutanağına dönüşürken Emniyet tarafından tek tek sağlaması yapılıyor. Diyelim müfettiş aracın rengini mavi dedi ama o araç lacivertse, tutanak geçersiz oluyor.

  • Yayalara da ceza yazıyor musunuz?

Hayır, plakaları yok çünkü. (gülüyor). Gerçi yayaların da kimlik numaraları var ama tabi yolda durdurup soramazsınız. Bizim amacımız ceza yazmak değil, caydırıcılık. Bizi, herkese ceza yazan sadist insanlar olarak görenler var! (gülüyor) Alakası yok. Az önce bahsettiğim FTM kriterleri tam da bu nedenle var. Düşünün koskoca bir profesörün, sokaktaki sürücüye ceza yazarak kendini ispatlaması gibi bir şey sözkonusu olabilir mi?

“KADIKÖY’E BABA LAZIM”

  • Derneğinizin merkezinin bulunduğu Kadıköy’ün sürücülerine dair tespitleriniz neler?

Sahilyolu ve Bağdat Caddesi’nde drift yapan sürücü sorunu var. Ayrıca, Kadıköy’de, özellikle Bağdat Caddesi’nde kaldırım başlarına parklanma yapılıyor. Bu, yaya hakkına tecavüz demek ki yaya hakkı da bir insan hakkıdır. Bu sürücülere daha yüksek ceza uygulanmalı. Biz de bunun için mücadele ediyoruz. bu konuda yerel yönetimlere görev düşüyor. Kaldırım devamlarına babalar konulmalı. Kadıköy gibi yüksek eğitimli kişilerin olduğu bir ilçede bile durum buysa, diğer ilçeleri siz düşünün...  

(Caferağa Mahallesi, Moda Caddesi No:2 Çakıroğlu İş Merkezi Kat:5 Telefon: (0216) 336 86 06)


ARŞİV