“Türkiye el yazması kitap cennetiydi”

Hayatı, araştırma alanlarıyla ilgili yazma ve basma kitaplar arasında geçen M. Sabri Koz kitaplara olan tutkusunu ve el yazması kitap koleksiyonunu nasıl oluşturduğunu TESAK’ta anlattı

20 Aralık 2019 - 10:51

Görkem DURUSOY

Ülkemizin önde gelen halk bilimi ve halk edebiyatı araştırmacılarından eğitimci, editör M. Sabri Koz 1960’lı yıllarda başlayan okuma, araştırma ve öğrenme aşkını Kadıköy Belediyesi Tarih, Edebiyat ve Sanat Kütüphanesi (TESAK)’ta Kadıköylülerle paylaştı. 13 Aralık Cuma akşamı düzenlenen söyleşiye kitapseverlerin ilgisi yoğundu. Yaşamı boyunca kitaptaki satırların peşinde koştuğunu belirten Koz, “Hayatım boyunca mürekkep ve kâğıdın buluşmasıyla ilgileniyorum. Kitap sevgisini büyüklerimden öğrendim ve öğrendiklerimi aktarmak için sürekli çırpındım.” dedi.

1968 yılından itibaren el yazması kitapları toplayarak eşsiz bir koleksiyon elde ettiğini söyleyen M. Sabri Koz “Koleksiyon merakıma çok küçük yaşlarda başladım. Yaz tatillerinde eve gittiğimde babadan kalma el yazması kitaplar dâhil olmak üzere birçok kitap biriktirdim. Böyle şeylere heveslenmek benim için çok özel ancak ilim olmadan olmaz, derin bir araştırma kabiliyeti gerekiyor. Örneğin ne zaman mor mürekkepli bir el yazması kitap görsem hemen 1930’lu yıllardan önce yazıldığını anlıyorum.” şeklinde konuştu.

“KİTAP DELİSİ DENMESİ HOŞUMA GİDİYOR”

Çocukluğunu kütüphanelerde, kitap kokuları arasında geçirdiğini ifade eden Koz, “Başkalarının bana kitap delisi demesi çok hoşuma gidiyor. Kitaplara aşığım ve aşk delilik demektir. Ben sahafları sevdim, satırları sevdim, kütüphaneleri sevdim...” dedi. Kitapların bekçisi olduğunu belirten Koz konuşmasına “Ben bir gün göçüp gideceğim. O yüzden bu el yazması kitapların kaybolmasını istemiyorum. Bunların topluma faydalı olmasını istiyorum işte bu sebepten dolayı hepsini büyük bir titizlikle koruyorum.” şeklinde devam etti.

“KİTAP ALMAK HER ZAMAN PAHALIYDI”

Tarihi eser değerindeki el yazması kitapları nerelerden elde ettiğini ve ne tür aşamalardan geçerek kendisine ulaştığını esprili bir dille anlatan M. Sabri Koz, “Ülkemizde kitap almak her zaman pahalıydı. Eskilerde teknoloji gelişmediği için el yazması kitaplar çok değerliydi. Günümüzde teknoloji gelişti ancak kitap yine pahalı.” ifadelerini kullandı. Taş kalıplarla basılmış Bahname (Tıp kitapları) hakkında bilgi veren Koz şöyle devam etti: “Cinsel sağlıktan birçok alana kadar önemli bilgiler bu kitaplarda yazıyor. Bunlar günümüzde birçok doktorun sahip olamayacağı özel bilgilerdir. Ancak eskilerde bu kitaplar ayıp sayıldığı için gizli satılırdı. Bu cahil zamanlarda bile Türkiye el yazması kitap cennetiydi.”

Söyleşiye katılan ve büyük bir kitap tutkunu olduğunu söyleyen Nurdan Yeşilyurt, “Hocamız gibi saygıdeğer insanların Türk kültürüne katkıları yadsınamaz bir durum. Böyle etkinlikler düzenleyen kütüphanelere teşekkür ederim, bu tür söyleşiler bizler için çok önemli. Özellikle genç okurların eski kitapların değerini anlaması açısından güzel bir konuşma oldu.” dedi.


ARŞİV