Türkiye'de erkek olmak
Kadınların daha gelişmiş, komplike, detaycı ve mükemmel olduğunu vurgulayan Turgut, “Ben dişil enerjim ile erkek enerjimi dengelediğim için şanslı sayılırım. Birazcık kadın gibi düşünebiliyorum, bu da beni hem insan hem de sanatsal olarak çok daha üstün bir yere koyuyor. Erkekler bu iki enerjiyi dengelemeyi anlasalar, o zaman dünyaları değişecek” dedi
12 Ekim Toplumsal Cinsiyet Günü nedeniyle, ‘Erkekler Konuşuyor’ adlı bir etkinlik düzenlendi. Girişimci, iş insanı Müntena Adalı’nın, 39 Kalamış Marina Hotel’de organize ettiği etkinliğin konuğu fotoğraf sanatçısı Mehmet Turgut oldu. Toplumsal cinsiyet eşitliği için, farkındalık yaratmak ve cinsiyetçi kodlamalar ile kültürün etkisiyle oluşan uçurumu gündeme getirmek amacıyla düzenlenen etkinlikte Türkiye’de erkek olmak konuşuldu.
“REZALET BİR ADAMDIM”
Bir kadın ile erkeğin Türkiye’de arkadaş olamadığını, olduğu zaman hemen yaftalandığını söyleyen Mehmet Turgut, “Bu iki cinsiyetin bir araya gelmesi o kadar değerli ki, bir kere ‘yin yang’ oluyorsunuz” dedi. Erkeklerin kadınları ‘skor’ olarak gördüğünü dile getiren Turgut, “Bunlar masalarda konuşuluyor, o yüzden ben bayadır bu masalarda oturmuyorum. Eskiden ben de böyle bir adamdım, korkunç rezalet bir adamdım ama sonradan fark ediyorum ki bunu yapan ben değilmişim. Yedi yaşındayken bunları kodlamışlar, kendimi Don Juan zannetmeye başlamışım. Çok kötü.” şeklinde konuştu. Erkekler ağlamaya başladığı zaman toplumun iyileşmeye başlayacağını söyleyen Turgut, “Erkek ağlayacak, istediği zaman duygusunu belli edecek. Ama bizim toplumumuzda ‘erkek adam ağlamaz’” dedi. Babasını kaybettiğinde ağladığını ve çevresinin ağlamamasını, kardeşinin yanında sağlam bir şekilde durması gerektiğini söylediğini kaydeden Turgut, “Ağlamazsan içine ata ata, şiddetle patlıyor” yorumunu yaptı. Ebeveynlerin pedagogla eğitim görmesi gerektiğini hatta mümkünse Anayasa’da kanun olması gerektiğini vurgulayan Turgut, “Çünkü çocuğu yapıyor, sonra o çocuk kendi kendine büyüyor” dedi.
“KADIN GİBİ DÜŞÜNEBİLİYORUM”
Toplumsal farkındalık için ‘yin yang’ yani bir dengenin olması gerektiğini söyleyen Turgut, “What is a woman (Kadın nedir?) diye bir belgesel var. Öyle bir şey yok, kadın ve erkek diye bir şey yok insan var. Dengeye oturmadığı zaman iki tarafın da hiçbir zaman mutlu olamayacağı, ilerleme kaydedemeyeceği bir hal alır. Bu nedenle denge çok önemli” dedi. Bob Marley’in ‘No Woman No Cry’ şarkısının doğru çevirisinin ‘hayır kadınım ağlama’ olduğunu dile getiren Turgut, “Bob Marley’in ‘kadın yok ağlamak yok’ dediğini düşünsene, imkânı yok böyle bir şeyin. Burada Bob Marley’e bile müdahale var” şeklinde konuştu. Kadınların daha gelişmiş, komplike, detaycı ve mükemmel olduğunu vurgulayan Turgut, “Ben dişil enerjim ile erkek enerjimi dengelediğim için şanslı sayılırım. Birazcık kadın gibi düşünebiliyorum, bu da beni hem insan hem de sanatsal olarak çok daha üstün bir yere koyuyor. Erkekler bu iki enerjiyi dengelemeyi anlasalar, o zaman dünyaları değişecek” dedi.