“Yan yana yaşıyoruz ama iç içe değiliz”
“Hatırla: Kadıköy’de Kültürel Çeşitlilik” projesi Tasarım Atölyesi Kadıköy’de (TAK) yapılan kapanış çalıştayıyla sona erdi
Kadıköyü Bilim Kültür ve Sanat Dostları Derneği (KADOS), bu yıl “Hatırla: Kadıköy’de Kültürel Çeşitliliği” başlığıyla Kadıköy’de bir dizi etkinlik gerçekleştirdi. Ermenilerin, Yahudilerin ve Rumların Kadıköy’de izlerini süren ve kültürel çeşitliliği tartışmaya açan kent sohbetleri düzenlenirken, harita ve rehber üretildi, belirlenen kent rotaları Kadıköylülerle birlikte gezildi.
Danışma kurulunda Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, Prof. Dr. Yorgo İstefanopulos, kıdemli peder Krikor Damatyan, Eli Arditi ve Harun Niyego gibi isimlerin bulunduğu çalışma, 20 Aralık Cuma TAK’ta yapılan değerlendirme çalıştayıyla son buldu.
Bir yıl süren uygulama süreci konusunda bilgilerin paylaşıldığı, sürece ilişkin katılımcıların fikirlerinin paylaşıldığı çalıştayda ileride yürütülmesi düşünülen yeni uygulamalar için yapılması ve yapılmaması gerekenler tartışıldı.
“TOPLUMUN BÜTÜNÜ DEMOKRATİKLEŞMELİ”
Etkinlikte ilk konuşmayı KADOS Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar yaptı ve “Doğduğumuz andan itibaren, etrafı algılayıp irili ufaklı pek çok sorunla karşılaşıyoruz. Zaten yaşamak bu. Geçmişteki yaşamı, o toplumların birikimini bilen, bütün bu insanlarla birlikte gelecek planlamayı hedefleyen toplumlar genellikle mutlu toplumlar oluyor. Toplumun bütününün demokratikleşmesi gerekiyor. Yani insanların farklı kültürlerde, birikimlerde olsa da o toplumda kendini var hissetmesi, bunun için de birlikte üretilmiş şeylere değer verilmesi ve bunların karar verme süreçlerine taşınması gerekiyor. Bu yapılmazsa problem de doğru tanımlanamıyor, uygulanabilir çözümler de bulunamıyor. Biz de dernek olarak bilim, kültür ve sanat alanında çalışıyoruz ve bu projenin bence en önemli yanı bu.” dedi.
“DAHA İLERİYE TAŞIMAK GEREKİYOR”
Uyar’ın ardından Prof. Dr. Yorgo İstefanopulos yok olmaya yüz tutmuş bir toplumun geçmiş başarılarına ve bıraktığı kültürel mirasa vurgu yaparak şunları söyledi: “Bizim kiliselerimizde her gün bir cenaze var ancak buna karşılık ne düğün ne de vaftiz var. KADOS, bu aktarımı gerçekleştirmek için bir uğraş verdi. Gerek yerel basında gerek azınlık gazetelerinde bunlar yayınlandı. Ben de bir belgesel yaptırmıştım ve böyle bir çalışmanın parçası olmaya hazırdık. KADOS’un bu girişimi bence bir başarı elde etmiştir. Öte yandan toplumun çoğunluğunu oluşturan büyük bir kesimle yanyana yaşıyoruz ama içiçe değiliz. Bunu hala başaramadık.”
Projede yer alan isimlerden Eli Arditi ise “Kadıköy’de yapılan gayet güzel bir şey. Zaten Kadıköy’ün ekonomik ve sosyal düzeyi belirli bir noktada ve eskiden iç içe yaşamış bir toplum var. Bu güzel bir çalışma ama bunu daha geniş, daha başka insanların ulaşabileceği noktalara da taşımak gerekiyor.” diye konuştu.