Yoğurtçu Parkı'nda keyif molası

Yoğurtçu Parkı’nın içinde bulunan ve yenilenen Park Cafe, şehrin gürültüsünden bunalanlara sakin bir mola vaadediyor

12 Kasım 2015 - 14:23
Esma BAYRAKTAR
Hemen hemen kasım ayının ortalarına gelmemize rağmen güneşli günler yaşıyoruz. Biraz hüzünlü de olsa, artık eskisi gibi ısıtmıyor da olsa güneşin enerjisi bir başka yansıyor insana. Şehirlerdeki semt parklarının önemi böyle günlerde daha da iyi anlaşılıyor. İnsan kendini bir anda doğanın içinde buluveriyor. Sonbaharın renklerini görebiliyorsunuz buralarda…
Biz de bu hafta Kadıköy’ün göbeğinde tarihi bir parka gidiyoruz. Aslında çok güzel bir konumda olan park ne yazık ki Kurbağalıdere’nin hazin durumundan dolayı yıllardır pek rağbet görmüyordu. Gezi Direnişi’nden sonra forumların toplanma alanı olan Yoğurtçu Parkı, bu dönemde bir hareketlilik yaşasa da, Kurbağalıdere’nin bıktırıcı kokusu nedeniyle parka gidenlere zor zamanlar yaşatıyordu.
Ancak Kadıköylülerin baskıları sonucu derenin medyada tartışılması, yetkilileri harekete geçirip birkaç aylık bir ıslah çalışmasından sonra parkta da bir canlılık yaşanmasına sebep oldu. İnsanlar yürüyüşlerini yapabiliyor, çocuklarını oyun alanlarında eğlendirebiliyor.

PARK CAFE HİZMETİNİZDE
Parkın asırlık çınarlarının arasında şirin bir kafe yenilenerek hizmet vermeye başladı; Yoğurtçu Park Cafe. 150 kişiye hizmet veren kafe yürüyüş yapanların dinlenme noktası olmuş durumda. Ayrıca çocuklarını parka getiren aileler, çocukları oynarken buradan takip edebilme imkanı da bulabiliyorlar. Atıştırmalık yiyecekler  ve tüm meşrubat çeşitleri bulunan Park Cafe’de çay kahve servisi de  bulunuyor. Köfte, sigara böreği, hamburger, tost çeşitleriyle parkta dinlenmeye gelenlere atıştırmalık alternatifler sunuyor. Kafe kış aylarında da açık olduğundan yaz kış parka canlılık getirmiş durumda. Fiyatlar da gayet uygun. Yoğurtçu Park Cafe, şehrin ortasında nefes almamızı sağlayan yeşillikler ortasında kafa dinlemek için birebir…

BATAKLIKTAN ORMANA
Yoğurtçu Parkı adını üst köşesinde 1810 yazan ve yoğurtçuların yaptırdığı söylenen tarihi çeşmeden alıyor. Yoğurtçu Çayırı’nın devamı olan Yoğurtçu Parkı çok büyük uğraşılardan sonra park statüsüne alınmış.
Süreyya İlmen Paşa bataklık olan Yoğurtçu Çayırı’nı çevresindekilerle birlikte kurutmaya karar verir. Hummalı bir çalışmayla ağaçlar dikilir ve bataklık orman haline gelir. 1925 yılında zamanın Belediye başkanı Reşat Bey Süreyya Paşa’ya masraflarını ödeyerek burayı park statüsüne geçirir. İçindeki asırlık çınarlar ve diğer ağaçlar tarihi birer abide gibi parkın bekçileridir. Park Cafe, bu asırlık ağaçların altında bütün şirinliğiyle konuklarını ağırlamaya hazır durumda. Şehirlerde çok az kalan ve şehrin ciğerleri olan parklara sahip çıkıp keyfini çıkarmak hakkımız. Haydi, parkta nefes alıp tam deminde çay içmeye!

ARŞİV