“Yavru balıkları koruyalım”
Kadıköy Kent Konseyi, denizlerde av yasağının bittiği gün olan 1 Eylül’de, İstanbul İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü önünde eylem yaptı
Denizlerde av yasağı 15 Nisan’da başlamıştı, 1 Eylül Cumartesi günü de sona erdi. Kadıköy Kent Konseyi av yasaklarının bittiği 1 Eylül’de “Av yasaklarına uyalım, yavru balığı koruyalım” kampanyası kapsamında İstanbul İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Yapılan basın açıklamasında denizden elde edilen hasatlarda düşüş gerçekleştiği ve 10 sene önce denizden avlanan her iki balık türünden birinin tükendiği vurgulandı. Bu şekilde devam edildiği takdirde 20 yıl sonra denizlerde balık kalmayacağını vurgulayan Kadıköy Kent Konseyi, balık fiyatlarında da bu sebeple artış gözlendiğine değindi. Açıklamada Marmara Denizi’nde trol avcılığının son bulması ve ‘Deniz Koruma Alanları’nın oluşturulması gerektiği vurgulandı.
“TÜKETİCİ BİLİNÇLİ OLMALI”
Basın açıklaması sonrasında konuştuğumuz Kadıköy Kent Konseyi Gıda Çalışma Grubu Sorumlusu Hüseyin Barış, balıkların ‘Yasal Avlanabilir Asgari Balık Boy Ölçüleri’ne gelene kadar ancak bir kez yumurtlayabildiklerini belirtiyor. Biraz daha vakit geçmesi takdirde birkaç kez yumurta bırakabileceğini dile getiren Barış “Biz en azından bir kez yumurtlamalarını sağlayacak boya gelmelerini istiyoruz. Bunun için tabi balıkçıların yanı sıra tüketicinin de bilinçli olması gerekir. Tüketici bunu talep etmezse balıkçı da avlanmaktan vazgeçer. Çünkü avladığı o balık elinde kalacaktır ve avlanmaktan vazgeçecektir” dedi.
“TROL AVCILIĞI CANLILARA ZARAR VERİYOR”
Yasal olmayan trol avcılığının balıkçılar arasında yaygın olduğunu söyleyen Barış “Deniz dibi, ağlarla taranıyor ve balık yuvaları bozuluyor, yataklar bozuluyor. Deniz dibindeki diğer canlıların yaşam alanları da yok ediliyor. Yani şöyle düşünün: Kasırga olur, gelir bir bölgeyi siler süpürür. Ev namına hiçbir şey kalmaz. Her şey yok olur, ağaçlar kökünden sökülür. Bunu siz denizin dibinde yaptığınızı düşünün. Böyle bir kasırga estiriyorsunuz orada. Trol avcılığı, büyük ölçüde gelecek kuşaklara da başka canlılara da zarar veren bir uygulama…” sözlerini kullandı.
İlk başta lüferin boyunun 24 santimetre olarak belirlendiğini ama balıkçıların ısrarı ile 20 santimetreye düşürüldüğünü belirten Barış “Balıkçılar 24 santimetre lüfer bulmakta zorlanıyorlar, neden? Çünkü kendileri yok ettiler. Lüfer o boya gelemiyor. Aslında lüferin verimli bir üreme yapabilmesi için 24 santimetreye çıkması gerekiyor” dedi.