Haydarpaşa Garı arazisinde bulunan laboratuvar binası, ısı merkezi, arivaj (varış) deposu ve 22 bin 710 metrekarelik açık alan, kültür ve sanat etkinliklerinde kullanılmak üzere kiraya verilecek. 4 Ekim’de yapılacağı belirtilen ihalenin detaylarına göre aylık kira bedeli 30 bin TL üzerinden açılacak, kiralama süresi ise 15 yıl olacak. İhaleye katılan her kurum 90 bin TL geçici teminat bedelini teklif dosyasına koymak zorunda. ihaleye katılacak her kurumun son beş yıl içerisinde dijital kültürel ve sanatsal faaliyetlerde bulunduğuna dair en az 4 milyon TL tutarında belge sunması gerekiyor. Ayrıca ihale şartnamesinde, teklif sunacak kurumun bünyesinde 20 milyon TL tutarında da dijital ekipmanı bulundurma şartı getirildi.
İhale şartnamesinde en önemli noktalardan biri ise Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın (TCDD) bu ihalede 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na tabi olmaması. Bu nedenle de TCDD ihaleyi yapıp yapmamakta serbest. TCDD isterse ihaleyi iptal da edebilecek.
“İHALEYE KATILIMI AZALTIR”
Önce Kültür Bakanlığı’na devredilmek istenen daha sonra da ihaleye çıkma kararı alınan taşınmazlar için Ulaştırma Bakanlığı’ndan bir açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada, “Söz konusu alanların kiralanmasıyla TCDD, sosyal sorumluluk projesi olarak İstanbul’umuzun kültür ve sanat hayatına katkı sağlamayı ve kamuya gelir getirmeyi amaçlamaktadır. İstanbul halkına kültür ve sanat etkinliklerinin düzenlenebileceği alan oluşturmak maksadıyla geliştirilen projede, bu amacın dışında hiçbir ticari amaç yoktur.”
Bakanlık, TCDD’nin tarihi Haydarpaşa ve Sirkeci Garlarının atıl durumdaki depo sahaları bölgesinin, sadece “kültür ve sanat etkinliklerinde kullanılmak üzere” kiraya verileceğin vurgularken, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin veya iştiraklerinin böylesine bir ihaleye girmesi durumunda, ihale sonrası su, doğal gaz bağlatılması gibi hizmetleri Büyükşehir Belediyesinden, iş yeri açma ve işletme izinlerini ise ilçe belediyelerinden alacakları için belediyeyle ihalede yarışmak, diğer katılımcılarda caydırıcı etki edecek ve ihaleye katılımı azaltacaktır. İhalenin olmazsa olmaz kuralı olan rekabet ortamı sağlanamayacaktır. Oysa sözü edilen ihalede maksat, mülk sahibi olan idareye gelir sağlamak ve kültür sanat etkinliklerine imkân oluşturmaktır.” açıklamasında bulundu.
“AÇIKLAMA HUKUKA AYKIRI”
İBB Sözcüsü Murat Ongun ise bakanlığın açıklamasının hukuka aykırı olduğuna dikkat çekerek şu açıklamada bulundu: “Ulaştırma Bakanlığınca yapılan açıklamada İBB ya da iştiraklerinin ihaleye girmesinin ihalede rekabet ilkesini zedeleyeceği iddia ediliyor. Tam tersine; yapılan bu açıklama 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunun 2. maddesinde yer alan ihalelerin ‘açıklık ve rekabet ilkelerine’ aykırılık oluşturmaktadır. Kamu tüzel kişiliğine haiz olan büyükşehir belediyemiz ve Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tabi iştiraklerimiz serbest iradeleri ile ihale şartnamesinde belirtilen şartları taşımaları halinde ihaleye girmelerinin önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Yapılan açıklama ile varılan hukuki niteleme ancak bir yargı merciinin varabileceği nitelikte olup ihaleyi yapan idarece yapılması açıkça hukuka aykırılık teşkil etmektedir. Hem ihale hukuku açısından hem de genel hukuk kaideleri bakımından yapılan açıklama bir hukuk devletinde olmaması gereken talihsiz bir açıklamadır. Bu açıklamanın motivasyonu nedir bu da merak konusu.”
“İBB’YE DEVREDİLSİN”
Konuyla ilgili Haydarpaşa Dayanışması da bir açıklama yaptı. Açıklamada Haydarpaşa ve Sirkeci Garlarının hiçbir şekilde asli fonksiyonuna, kamusal yarara aykırı bir şekilde kullanılamayacağı ifade edilirken, şu değerlendirmelerde bulunuldu: “İstanbul’un en önemli kimlik öğelerinden biri olan Haydarpaşa ve Sirkeci Garı, gelecek kuşaklara önemini, bütünselliğini ve işlevini koruyarak taşımakla yükümlü olduğumuz varlıklardır. Bu önemli varlıkların korunması ve asli işlevleri doğrultusunda kullanılması, biz duyarlı kuruluşların ve kentlilerin olduğu kadar, başta Koruma Kurulları, Belediyeler ve TCDD olmak üzere ilgili idarelerin ve kamu kurumlarının da görevidir, sorumluluğudur.
Deprem gerçeğiyle bir kez daha yüz yüze gelen kentimizde; Sirkeci Garı, Haydarpaşa Garı, liman, iskele ve geri sahalarının olası afet anında özellikle deniz ile bağlantısı açısından kentimizin lojistiği, ihtiyaçlarının sağlanması ve tahliyesi konusunda taşıdığı hayati önem, açık ve reddedilemez bir gerçek olarak ortadadır. Bu açık gerçek ve gereksinim doğrultusunda tam kapasiteyle derhal halkın hizmetine sokulması gereken bu alanların, hukuki geçerliliği olmayan ihalelerle parça parça özelleştirilmeye çalışılması bu kente yapılacak en büyük ihanetlerden biri olacaktır.
Ayrıca; kamusal sorumluluğun ve alanın yaşamsal öneminin farkında olan İstanbul Büyükşehir Belediyesinin ihaleye katılmasını engellemeye çalışan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yönetimini kamuoyu önünde bir kez daha uyarıyor ve asli görevine davet ediyoruz. Bizler duyarlı yurttaşlar, Kadıköylüler, Üsküdarlılar, İstanbullular olarak oyuna gelmeyeceğimizi, ‘talana ve rantiyeye’ geçit vermeyeceğimizi TCDD ilgili ve yetkililerine bir kez daha ilan ediyor; söz konusu yapı ve alanlara sahip çıkamıyorlarsa ihaleyi iptal ederek asli ve kamusal amaçları doğrultusunda kullanılmak koşulu ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne devretmelerini talep ediyoruz.”